ESOGÜ Hastanesi Neonatoloji Bölümü’nde yapılan ve Neonatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neslihan TEKİN ile Prof. Dr. Özge AYDEMİR, Doç. Dr. Özge SÜRMELİ ONAY, Dr. Öğr. Üyesi Tuğba BARSAN KAYA ve Yenidoğan Yoğun Bakım Ekibinin katıldığı etkinlikte konuşma yapan Prof. Dr. Özge AYDEMİR, Prematüre Bebek Mezuniyet Belgesini mutlu aileye verirken açıklamalarda bulundu:
22 haftalık gebeliğin ardından yaşam sınırında dünyaya gelen Sabri Efe Yeler’in Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitemizden sağlıkla mezun oluşunun mutluluğu ve haklı gururunu taşıyoruz. Ünitemizde 178 gün izlenen ve erken doğmanın getirdiği bin bir güçlüğün üstesinden gelmeyi başaran Yeler bebek bugün ailesine kavuşuyor. Kendisi için son derece kritik olan bu dönemi atlatan bebeğimize zorlu yolculuğunda rehberlik eden doktorlarımız ve hemşire ekibimizle bir araya gelerek mezuniyet belgesini vermeyi ve kendisini eve uğurlamayı planladık.
37. gebelik haftasından önce dünyaya gelen bebekler "prematüre" olarak tanımlamaktadır. Tüm gebeliklerin yaklaşık %10’u anneye veya bebeğe ve bazen de tam belirlenemeyen nedenlere bağlı olarak prematüre doğumla sonuçlanır. Tüm dünyada bebek ölümlerinin en önemli nedeni prematüreliğe bağlı gelişen sorunlardır. Bebek ne kadar erken doğarsa yaşama şansı o kadar azdır. 22. gebelik haftasında dünyaya gelen bir bebeğin hayatta kalma oranları dünya genelinde ve ülkemizde %5-6 civarındadır. Prematüreler fiziksel ve sinirsel gelişimlerini tamamlamadan doğan bebeklerdir. Bu bebekler zamanında doğan bebeklere göre daha hassaslardır ve daha sık sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalırlar. Bebeklerinin erken doğmasıyla başlayan ve hastane yatışlarıyla devam eden süreç aileler için kaygı düzeyinin çok yüksek olduğu bir dönemdir. Özellikle de yaşam sınırı olarak kabul edilen 22-23. gebelik haftasında doğan bebeklerde kaygı en üst düzeyde yaşanmaktadır. Bu bebekler yaşamlarının ilk birkaç ayını yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde bulunan ana rahmine yakın bir ortam sunmaya çalışan küvözlerde, tüm yaşamsal bulgularının çok yakından izlenmesini sağlayan monitörlere bağlı, yapay solunum cihazı desteği altında ve bir süreliğine damardan verilen sıvılarla beslenerek sürdürebilirler. Avuç içi kadar küçük doğan bu bebeklere ancak sevgi ve bilgi ile dokunulduğunda hayata büyük adımlarla devam edebilmeleri mümkün olmaktadır. Yaşam sınırında bir prematüre bebeğin bakımı Neonatoloji uzmanı doktorlar ve yenidoğan hemşirelerinin üst düzey bilgi, tecrübe, beceri ve özverisiyle ilerleyen oldukça meşakkatli bir süreçtir. Bu sancılı süreci bir nebze olsun unutturmak ve bebeğin bakımında görev alan personeli motive etmek için bizim gibi dünyada birçok merkez bebeğin taburculuğunu bir mezuniyet partisine dönüştürmektedir.
Hastanın Yenidoğan Yoğun Bakımda izlemi sırasında multidisipliner yaklaşım gerektiren sorunlar oluşmuş ve bu konuda Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. M. Surhan ARDA da kıymetli desteklerini vermiştir. Yaşam sınırında dünyaya gelen prematüre bebeğin tedavi süreci bir ekip anlayışı içerisinde başarı ile sonuçlanmıştır. Bebeğin ailesi gibi Neonatoloji Bölümü olarak bizlerde bu süreçte yanımızda olan ve emeklerini gece gündüz esirgemeyen tüm meslektaşlarımıza teşekkür ediyoruz.
Yeler bebek zorlu yoğun bakım sürecini tamamladıktan sonra aile merkezli bakım hizmeti veren ünitemizde bir süre de annesi ile birlikte izlenerek, anne-bebek uyumunun başarıyla sağlanmasından sonra evine gitmeye artık tam olarak hazırdır.