ESOGÜ HASTANESİ GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ BİLİM DALINDA HASTANIN İKİNCİ BAHARINA NEFES VERDİLER
28.11.2022
Öne çıkan görsel

Bronşların kalıcı genişlemesi tanısı konulan ve akciğerinin yarısını kaybetme riski bulunan hasta, ESOGÜ Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesinde uygulanan 6 saatlik damar içinden (endovasküler) kapalı yöntemle gerçekleştirilen cerrahi müdahaleyle sağlığına kavuştu.

Kentte bir kamu kurumunda görevli, doğuştan aortu ters yönde olan ve akciğerinin ana atardamarı bulunmayan 37 yaşındaki Yasin Ustabaş, ağzından kan gelmesi üzerine ESOGÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesine başvurdu. Ustabaş’a, hastanede çekilen akciğer tomografisi neticesinde ciğerinin içindeki hava yollarında oluşan tahribat sonucu bronşların kalıcı genişlemesi rahatsızlığı olan ‘bronşektazi’ tanısı konuldu. Akciğerinin sol kısmının tümünün pnömonektomi adı verilen cerrahi müdahaleyle alınması riski bulunan Ustabaş’a, hastanedeki hekimlerin görüşmesi sonrası girişimsel radyoloji bölümünce damar içi yöntemle tedavi uygulanması kararlaştırıldı.

AMELİYATSIZ YÖNTEM
Hastaya, Girişimsel Radyoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Berat Acu yönetimindeki ekip tarafından, kanamanın olduğu damarın ameliyatsız şekilde damar içinden girilerek tıkanması işlemi (bronşiyal arter embolizasyonu) gerçekleştirildi. Üçer saatlik iki operasyonla kanaması durdurulan Ustabaş, sağlığına kavuştu, bir gün sonra da taburcu edildi.
BULGULARI DA DÜZELDİ
Doç. Dr. Berat Acu, hastanın şikayeti üzerine birtakım tetkikler yaptıklarını, cerrahi yöntemin hasta için ağır olacağı ve komplikasyon riskinin yüksek olması öngörüsüyle tedavinin damar içi yolla gerçekleştirilmesine karar verdiklerini söyledi. “Bu tedavide hedef, kasık damarından girip oradan akciğeri besleyen damarları tek tek bulup hastalığın oluşturduğu kanamayı damar içi 'embolizan ajan' dediğimiz birtakım tıbbi tıkayıcı maddelerle damarı tıkayarak kontrol altına almaktı. Yaptığımız işlem başarılı oldu” diyen Acu, hastanın kanamalarının kesildiğini, tüm klinik bulgularının düzeldiğini belirtti. Acu, hastayı taburcu ettiklerini ifade ederek, “Şu anda hastanın genel durumu gayet iyi. Günlük yaşantısına dönmüş vaziyette” dedi. Hastanın sol akciğer ana atardamarının yokluğu ve damarlarının ters olmasının çok nadir görülen bir durum olduğuna işaret eden Acu, Ustabaş'ın damarlarının normale göre aynadaki yansıması şeklinde göründüğünü kaydetti. Acu, “Bu, 100 binde 1 gibi büyük bir nadirlikle görülen damar anomalileri. Hastada bu durum söz konusuydu ama bizim tedavi şeklimizi veya başarımızı etkilemedi” diye konuştu.
HAYATIMIN KALİTESİ YÜKSELDİ
Yasin Ustabaş ise son bir haftada ciğerinden günde iki bardak kan gelmeye başladığını ve bu durum nedeniyle zor günler geçirdiğini ifade etti. Girişimsel radyolojide tedavi imkanı olmasa akciğerinin sol tarafının alınmak zorunda kalınacağını belirten Ustabaş, şöyle konuştu: “Bu çok ciddi bir operasyon. Cerrahlar, eğer bu operasyon olmasaydı masada kalma ihtimalimin yüzde 40 olduğunu söylemişlerdi. İki çocuğum var. Çok zor kararlar vermek zorunda kalacaktım. Hayatımda ikinci bahar oldu. Bana adeta nefes verdiler. Hayatımın kalitesi yükseldi. Minnet duyuyorum. Sağlık çalışanlarına, hizmetlisinden hemşiresine, doktorundan dekanına kadar hepsine çok teşekkür ediyorum. İyi ki varlar.”