1 ARALIK DÜNYA AIDS GÜNÜ
1.12.2023
Öne çıkan görsel

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilimdalı Başkanı Prof. Dr. Elif DOYUK KARTAL  ‘1 Aralık Dünya AIDS Günü’ için açıklamalarda bulundu.

Her yıl 1 Aralık'ta Dünyanın dört bir yanındaki insanlar, HIV’in ortadan kaybolmadığını, hala önemli olduğunu hatırlatmakta ve HIV'in insanların yaşamları üzerindeki etkisine ilişkin farkındalığın artırılması, damgalanma ve ayrımcılığın sona erdirilmesi ve HIV ile yaşayan insanların yaşam kalitesinin iyileştirilmesi amaçlanmaktadır.

Dünya AIDS Günü her yıl belirli bir temaya odaklanıyor ve bu yılki tema’’ Topluluklar Öncü Olsun’’ şeklinde belirlenmiştir. HIV enfeksiyonun sona erdirilme gayesinde küresel mücadelede sivil toplum katkısını almak hedeflenmiştir. Takip ettiğimiz olgu sayısı her  gün artan  bir klinisyen  olarak  sivil toplum kuruluşlarından bizleri olgular ile buluşturmaya katkı sağlamalarını bekliyoruz.

Birleşmiş Milletler HIV/AIDS ortak programı   güncel raporuna göre  1985 yılında salgın başladığından beri dünyada 86.5 milyon kişi  HIV ile infekte olmuş ve 40.4 milyon kişi AIDS ilişkili durumlar nedeniyle ölmüştür. Ülkemizde ise 39.437 HIV pozitifliği ve 2.295 AIDS  tanısı almıştır.

Dünyada 2022 yılı itibarı ile ; 39 milyon insan HIV ile yaşamakta olup,  37.5 milyonu erişkin, 1,5 milyonu  ise çocuktur. Olguların %53’ü kadın veya kız çocuktur.  1.3 milyon yeni enfeksiyon tanımlanmıştır. 2022 yılı verilerine göre dünyada 630 bin kişi AIDS bağlantılı durumlar nedeniyle ölmüştür. Bu da ortalama her bir dakikada bir kişinin öldüğü anlamına gelmektedir.

Ülkemizde  Sağlık Bakanlığı  resmi verilerine göre  8 Kasım 2023 itibari ile 1677’si  HIV pozitif, 51’i AIDS olmak üzere toplam 1728 olgu raporlanmıştır.  17 olgu vefat etmiştir. Olguların %84.2’si erkektir. En fazla 25-29 ve 30-34 yaş gruplarında görülmektedir. Bulaşma yolu bildirilen vakalar içerisinde cinsel yolla bulaşma %95,6 oranındadır. Önceki yıllar  ile mukayese edildiğinde hem tüm kademelerde sayıların yarıdan fazla azaldığı sevindirici olmakla birlikte,  durumunu bilmeyen ya da bilmek istemeyen  kişiler nedeniyle bu rakamlardan  çok daha fazla olgu olduğunu  tahmin etmek güç değil.

Dünyada 2022 itibarı ile  HIV ile yaşayan bireylerin %86’sı durumundan haberdar olup bunların  %89'u tedaviye erişebilmektedir. Tedaviye erişenlerin %93'ünde viral baskılanma sağlanmaktadır. Ancak küresel çapta  maalesef tedaviye erişimde  eşitsizlikler mevcuttur.

Dünya çapında, yetişkin nüfus  arasındaki ortalama  HIV yaygınlığı % 0,7’dir. Ancak riskli gruplarda  arasında daha yüksektir; Seks işçilerinde %2,5, eşcinsel erkekler ve erkeklerle seks yapan diğer erkeklerde %7,5, damar içi uyuşturucu kullananlarda %5,0, trans bireylerde %10,3, cezaevlerindeki kişilerde  %1,4’tür.

Günümüzde HIV ile yaşayanların AIDS tablosuna ilerleme göstermeden tamamen sağlıklı bir hayat sürdürebilmelerini  sağlayan tedavi seçenekleri mevcuttur. Bu nedenle HIV ile mücadele tedaviye erişim çok önemli bir noktaya ulaşmıştır. Mevcut tedaviler  ve elbette tedaviye uyum ile  viral yükü baskılamanın sürdürülmesi ile hem hastalığın kontrolü hem de yeni bulaşları engellemek mümkün hale gelmiştir.

Ülkemiz koşullarında öncelikle bulaş yolları konusunda bilgilendirmek, farkındalığı artırmak ve  korunmak hala önemli  ve öncelikli bir konudur. HIV tanısına ulaşmak  ise  sağlık kurumlarında özel hayatın gizliliği gözetilerek son derece  kolay ve ücretsiz bir uygulamadır. HIV durumunu bilenlerin tedaviye erişimi son derece kolay ve ücretsizdir. Özellikle riskli gruplarda  ve riskli durumlarda   sürekli taramaların yapılması ve hızla tedaviye başlanması ile hastalık kontrol edilebilir ve bulaş zinciri kırılarak bu salgının durdurulmasında  çok önemli  katkı sağlanabilir.